Kadınlarda Üretra Darlığı: Sessizce Büyüyen Bir Sorun

İdrar yaparken zorlanmak, sık tuvalete gitme muhtaçlığı hissetmek ya da mesanenin tam boşalmadığı hissiyle yaşamak… Birçok bayan bu şikayetleri yaşıyor lakin birçok vakit bunları süreksiz bir rahatsızlık olarak görüp göz gerisi ediyor. Meğer kimi durumlarda bu belirtilerin ardında, bayanlarda ender ancak önemli sonuçlar doğurabilen bir sorun yatıyor: Üretra darlığı.

Üroloji Uzmanı Prof. Dr. Fatih Yanaral, bayanlarda üretra darlığının ekseriyetle teşhis konulmasının güç olduğunu, zira belirtilerin öbür hastalıklarla karışabildiğini vurguluyor. Lakin yanlışsız bir kıymetlendirme ve vaktinde müdahale ile hem şikayetlerin ortadan kaldırılması hem de hayat kalitesinin korunması mümkün.

Üretra Darlığı Bayanlarda Nasıl Gelişir?

Kadınlarda üretra, erkeklere kıyasla çok daha kısa ve geniştir. Bu anatomik avantaj, enfeksiyonlara daha açık hale getirirken, üretra darlığı üzere yapısal sorunların belirtilerinin de daha kolay gözden kaçmasına yol açar.

Üretra darlığı, üretra kanalının çeşitli nedenlerle esnekliğini kaybedip daralması sonucu gelişir. Bu daralma, idrarın rahatça akmasını maniler ve vakitle daha önemli idrar yolu sorunlarına yer hazırlar.

Geçmişte geçirilen önemli enfeksiyonlar, geçirilmiş cerrahi müdahaleler (özellikle idrar kaçırma ameliyatları), doğum travmaları yahut birtakım kronik cilt hastalıkları üzere faktörler, bayanlarda üretra darlığının esas nedenleri ortasında yer alır.

Prof. Dr. Fatih Yanaral, bilhassa tekrarlayan enfeksiyonlar sonrası idrarda zorluk yaşayan bayanların detaylı formda kıymetlendirilmesi gerektiğini belirtiyor.

Belirtiler: Vücudun Fısıltılarını Duyabilmek

Üretra darlığı, birçok vakit yavaş ve sessiz bir halde ilerler. Birinci vakitler yalnızca idrar akımında hafif bir zayıflama hissedilirken, vakitle tuvalete yetişememe, sık idrara çıkma ve mesaneyi tam boşaltamama üzere daha besbelli problemler ortaya çıkar.

İdrar yapmaya başlarken yaşanan gecikme, akışın incelmesi ya da idrarın kesik kesik gelmesi de sık rastlanan belirtilerdendir.

Bazı bayanlarda daima tekrarlayan idrar yolu enfeksiyonları da tabloya eşlik eder ve bu enfeksiyonlar giderek mesane işlevlerini da etkileyebilir.

Belirtilerin uzun müddet görmezden gelinmesi, idrarın geriye hakikat birikmesine ve vakitle böbrek işlevlerinin bozulmasına kadar varabilecek önemli sıhhat sıkıntılarına yol açabilir.
Bu nedenle, idrar yapma nizamında rastgele bir değişiklik hissedildiğinde bile vakit kaybetmeden bir uzmana başvurmak büyük ehemmiyet taşır.

Tanı Nasıl Konur?

Kadınlarda üretra darlığının tanısı, dikkatli bir klinik kıymetlendirme ile başlar. Şikayetlerin ayrıntılı bir biçimde dinlenmesi ve fizik muayene birinci adımdır.

İdrar akış testleri (uroflowmetri), idrar sonrası mesanede kalan idrar ölçüsünün ölçülmesi ve sistoskopi üzere tekniklerle üretranın yapısı direkt incelenebilir.

Bu testler sayesinde yalnızca darlığın varlığı değil, birebir vakitte darlığın düzeyi ve etkilediği alan da net bir biçimde ortaya konur.

Prof. Dr. Fatih Yanaral, bilhassa uzun müddettir idrar yapma şikayetleri olan ve tedaviye karşılık vermeyen bayanlarda sistoskopik kıymetlendirme yapılmasının koşul olduğunu söz ediyor. Bu sayede yanlış teşhislerin ve gereksiz tedavi teşebbüslerinin önüne geçilebiliyor.

Kadınlarda Üretra Darlığının Tedavisi

Tedavi, darlığın şiddetine ve hastanın hayat kalitesine olan tesirine nazaran belirlenir. Hafif darlıklarda bazen genişletici süreçler kâfi olabilir. Lakin bu formül çoklukla süreksiz bir rahatlama sağlar ve tekrarlama riski yüksektir.

Daha kalıcı ve tesirli tahlil için cerrahi teşebbüs önerilir Üretraplasti ismi verilen bu ameliyatla, daralmış üretra bölgesi onarılır ya da gerektiğinde dokudan alınan greftlerle tekrar şekillendirilir. Başarılı bir cerrahi teşebbüs sonrası hastalar hem şikayetlerinden kurtulur hem de uzun vadede mesane ve böbrek sıhhatini korumuş olurlar.

Tedavi seçimi, hastanın genel durumu, darlığın uzunluğu ve darlığa yol açan nedenler üzere birçok faktör dikkate alınarak yapılmalıdır. Bu süreçte tecrübeli bir üroloji uzmanının takibi, tedavinin muvaffakiyetini direkt tesirler.